Balthus, Gitar Dersi
Gitar enstrümanı burada karmakarışık insan duygularını
tasvir ediyor. Henüz çalınmazken –veyahut kızın elinden az evvel
düşmüşken- bağırıyor çığlık çığlığa. Pierre Jean Jouve’un deyişiyle sanki biliyor acımasız gerçeği, ‘’zevk ve hüznün
evliliğini’’ Adeta onları seslendiriyor.
Bir gün veda edeceğinin farkında sanata ve sanatına. O dakikaları yaşıyor şu
anda. Kıyafetlerinden sıyrılıyor ve nasıl geldiyse dünyaya o haline bürünüyor.
Sanatçı belki de bu çıplaklıkla hakikatin çıplaklılığını, korkunçluğunu gizliyor.
Veda etmeden önce de diğer figürün sol
göğsünü açıyor adeta farkında bile olmadan seni(kalbini) ele geçirdim diyor. Göğüs
kısmının açık olması o duygularını tekrar diriltemeyeceğine işarettir ve bu
yüzden çıplak tasvir edilmiştir. Ergen kız veda etmeden önce gerçeği haykırıyor
adeta Onursal Yakupoğlu’nun sözleriyle: Celladım elbet, her ne kadar kurumuşsa
da yüreğim.
Son olarak şunu da
eklemek gerekirse değerli sanatseverler : Bosch’u dünyanın en büyük
ressamlarından biri yapan hiç kuşkusuz herkes görüneni çizerken, Bosch’un
insanın iç dünyasını tasvir etmesidir. Bu özelliği onu dahi yapar. Balthus’ün zamanının popüler ressamlarıda insanların psikanlizden etkilenerek insanın iç
dünyasını,korkularını, bilinçaltını resmeder(Dali,Magritte,Carrigton,Ernst,Kahlo,Varo..)
veyahut geometrik formlarla fikirlerini vücut haline getirmeyi isteyen sanatçılar
da vardı hiç kuşkusuz… (Picasso, Braque,Gris…) Balthus ise kendi
deyişiyle: melekler gibi gördüğü, başka
bir yerden, gökyüzünden, bir idealden gelen yaratıkları, düpedüz ikona
simgelerini (soyunmuş genç kızları, ergen kızları) resmetti. İşte Balthus’ü 20. Yüzyılın en büyük
ressamlarından biri olarak kabul edilmesinin temel sebebi budur.